ust_banner

sol_blok

ANA SAYFA
 
KURAN-I KERİM

HADİSLER
İNCELEME - ARAŞTIRMA
GÜNDEM YAZILAR
BAŞKA HAKİKATLER
MİFTAHU'L-CENNEH
(Cennetin Anahtarı)
<< Tamamını Oku >>
 
EKÜMENİK KUTSAL KİTAP
<< Tamamını Oku >>

Apokrif Kitaplar

Kitab-ı Mukaddes
 
Linkler
İletişim

"(Resûlüm) de ki:
Ey Ehl-i Kitap!
(Yahudi ve Hıristiyanlar!) Sizinle bizim aramızda müşterek olan bir söze geliniz: Allah'tan başkasına tapmayalım; O'na hiçbir şeyi eş tutmayalım ve Allah'ı bırakıp da kimimiz kimimizi ilahlaştırmasın. Eğer onlar, yine yüz çevirirlerse, işte o zaman; 'Şahit olunuz ki, biz Müslümanlarız' deyiniz." (Âl-i İmran S., 64)

HOŞGÖRÜ DERKEN
/ I /

İnsani değerlerin altüst olduğu, insanların itişip-ka­kış­tı­ğı, tahammülsüzlüğün kin ve nefrete dönüştüğü as­rı­mızda en çok muhtaç olduğumuz kavramlardan biri de 'hoşgörü'­ dür. Yanlış anlaşıldığı zaman istismarı kolay olan bir kav­ramdır da aynı zamanda...Öyleyse hoşgörüyü nasıl an­lamak lazım ve nelere hoşgörü gösterilebilir? Bizim inanç dün­ya­mızda ve G aye Insan-Ufuk Peygamber' in hayatında hoşgö­rü­nün yeri nedir?..

Hoşgörü(müsamaha/tolerans); sevgiyle mayalanmış, yu­muşak ve sıcak bir kavramdır. Hoş görmek, iyi karşılamak, ayıplamamak, kırıcı ve aşağılayıcı olmamak, affedici olmak anlamlarını çağrıştırır.

Hoşgörmek; affedilebilecek kusurları -hata arama mantığından uzak kalarak- düzeltme hususunda Allah'ın kul­la­rına fırsat tanımayı ve samimi bir niyetle yardımcı olmayı ge­rektirir. Yoksa kötülüğe teşvik edici bir hoşgörü, hiçbir za­man hoş değildir.


- Hangi Durumlarda Hoşgörü Olmaz?
- Hoşgörünün Kur'ânî ve Nebevî Temelleri

 
alt_banner